AĞAÇ BUDAMA ANKARA

MEYVECİLİK HAKKINDA NOTLAR

                                     MEYVECİLİK HAKKINDA NOTLAR
MEYVE YETİŞTİME BUGUNLERDE EKONOMİK ŞARTLARDA DEĞİŞİKLİK GÖSTERİR.


SATIŞ BEDELİ İYİ OLAN ÜRÜNLERİN SATIŞINA YÖNELİM DAHA ÇOKTUR.ÖRNEĞİN CEVİZ,BADEM,FISTIK,ÇAY BU ÜRÜNLERİN YETİŞTİĞİ YÖRELER SATIŞI UCUZ OLAN ÜRÜNLERİ TERCİH ETMEMEKTEDİRLER.ELMA ARMUT GİBİ EDERİ DÜŞÜK ÜRÜNLER TİCARİ
DEĞERİ AZ OLDUĞUNDAN  DİĞER ÜRÜNLERE YAVAŞ YAVAŞ İŞLETMELER KAYMAKTADIR.
BUGÜN YETİŞTİRİCİLİKTE ÜRETİM MALİYETİ AYNI ANCAK GELİR ÜRÜNE GÖRE DEĞİŞMEKTEDİR.

Meyve özelliklerine göre meyve grupları: Meyve türleri, meyve özelliklerine göre  gruba ayrılmaktadır. 

1. Yumuşak çekirdekli meyve türleri: Elma, armut, AYVA gibi meyveler bu gruba girer.


2. Sert çekirdekli meyve türleri: Erik, kayısı, kiraz, şeftali, vişne,  zeytin gibi meyvelerdir. Bu gruptaki meyve türlerinin meyveleri, hakiki meyvelerdir.  meyvenin içindeki çekirdeğin sert dış kabuğunu meydana getirir. 
3:BUNLARIN DIŞINDA KALANLAR:ÇİLEK BÖĞÜRTLEN GİBİ
MEYVECİLİK YAPILAN YERLER:

Meyve ziraatinin yapıldığı bölgeler: Bazı çok soğuk bölgeler dışında Türkiye'nin hemen her yerinde meyvecilik yapılabilmektedir. 

Türkiye'deki bu çeşit zenginliği dünyanın diğer ülkelerinde çalışan meyve ıslahcılarına damızlık materyalı sağlıyacak kadar kaynak teşkil etmektedir. Ayrıca Türkiye diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi, meyvecilik yönünden de bir gen merkezi durumundadır. 

MEYVENİN DİKİLECEĞİ YER :
Başarılı bir meyvecilik yapabilmek ve kuruluşta yapılacak hataların zararlarını uzun yıllar çekmemek için, bahçe tesis edilecek yerin seçiminde şu hususlara dikkat edilmesi gerekir: 

İKLİM:
Bahçe yerini seçerken ekoloji şartlarının, yani çevrenin, iklim ve toprak şartlarının, yetiştirilecek meyve üzerine olan uygunluk derecesinin incelenmesi çok önemlidir. 

MADDİ ŞARTLAR
: Bahçe yerini seçerken ekonomik şartları bakımından dikkat edilecek hususların başında ulaştırma ve pazar durumları gelir. Mahsülün taze olarak piyasaya sunulması halinde ulaştırma şartları bakımından çok dikkatli ve hesaplı olmak icap eder.
TOPRAK
: Her toprakta verimli bir meyvecilik yapılamaz. Çünkü meyve ağaçlarının her birinin kendine has özel istekleri vardır. Genel olarak, derin, nemli ve fazla su tutmayan, kolay işlenebilen ve humusça zengin topraklar meyvecilik ziraati için elverişli topraklardır. 

Meyve ağaçlarının kökleri türüne ve iklimine göre 1-8 metre derine gittiğinden, meyvecilikte toprak derinliğinin büyük önemi vardır. Genel olarak armut, kiraz, ceviz gibi derin köklü ağaçlar için en az 2 metre; ayva, elma, erik gibi yüzlek köklü ağaçlar içinse en az 1 metre kalınlığında bir toprak tabakasının bulunması lazımdır. 

Bahçe toprağını seçerken taban suyunun yüksekliğine de dikkat etmek gerekir. Taban suyu bir metreden daha yukarı yükselen yerlerde meyvecilik yapılmaz. 

Elma, erik, ayva gibi yüzlek köklü ağaçlar için taban suyunun en çok bir metrede; armut, vişne, şeftali gibi ağaçlar için 2 metrede; kayısı, badem, ceviz gibi ağaçlar için 3-5 metrede olması lazımdır. 

Meyvelik kurulacak topraklarda toprağın asitliği de çok önemlidir. Meyve ağaçlarının çoğu en iyi 6-8 
pH derecesinde gelişir. Asitliği hafif topraklarda vişne, fındık, kestane, frenküzümü, ahududu daha iyi gelişir. Bu topraklarda kireci seven kiraz, kayısı, badem, zeytin gibi meyve ağaçları yetişmez. 

MEYVE ÜRETİM ŞEKİLLERİ
TOHUMDAN ÇOGALTMA:: Generatif çoğaltma, tohumla üretme şeklidir. Süs ve orman ağaçlarının çoğu tohumla üretilir. Buna karşılık meyve ağaçları genellikle vegatif yoldan çoğaltılır. Çünkü tohumla üretildikleri zaman yozlaşırlar. Tür ve çeşit özelliğini kaybederler. 

2.ÇELİK VEYA FİDANLA ÇOĞALTMA: Meyve ağaçlarının kök sürgünleri, daldırma, çelikler ve aşı ile üretilmesidir. Meyve ağaçlarından kök, dal, sürgün, göz gibi vegatatif organların köklenme özelliği gösterenler, kendi kökleri üzerinde yetiştirilebilirler. Fındık, zeytin, incir, ayva, erik ve bazı elma ve armut türleri gibi. Vegatatif organları köklenme özelliğinde olmayan veya geç köklenenler aşı ile çoğaltılır. Fıstık, badem, ceviz, elma, armut, turunçgiller gibi. 

Meyvecilikte dikim: Meyve ağaçlarında dikim genel olarak üç şekilde yapılır. 

1.EŞİT UZAKLIKTA DİKİM: Bu şekilde ağaçlar bir karenin dört köşesine dikilir. Bu durumda gerek sıra aralarında ve gerek sıra üzerlerinde mesafeler aynı olur. Kapama bahçeler için en uygun ve en çok kullanılan bir dikim şeklidir. Çünkü, hem ağaçların kökleri ve taçları iyi büyür ve hem de toprağın çiftle ve motorlu vasıtalarla iki taraflı olarak çaprazına işlenmesi kolay olur. 

2:2 KENAR EŞİT DİKİM: Bu şekilde ağaçlar bir dikdörtgenin köşelerine düşer, yani ağaçların mesafeleri, sıra aralarında sıra üzerlerinden daha geniştir. Bu dikim şekli ara ziraati yapılan yerlerde uygulanır. 

3. Üçgen şeklinde dikim: Bu şekilde ağaçlar, kenarları birbirine eşit bir üçgenin köşelerine dikilir. Böylece ağaçların birbirlerine olan mesafeleri her yandan tamamiyle eşit olur. Ağaçlarda en sık 
dikimi sağladığı için yerden en fazla faydalanmayı mümkün kılar. Toprağı kıymetli olan, yerlerde, özellikle, kurak bölgelerdeki sulu bahçelerde kuraklığa hassas çeşitler için tercih edilen bir dikim şeklidir. 

DİKİM ZAMANI:KIŞIN ILIK GEÇEN YERLERDE SONBAHARDA SERT GEÇEN İKLİMLERDE MEYVE AĞACI DİKİMİ İLKBAHARDADIR.. 

Akdeniz kıyı bölgesi gibi kışın don yapmayan bölgeler dışında Türkiye'nin bütün diğer bölgelerinde en uygun dikim zamanları sonbahar ve erken ilkbahardır. Yani, don tehlikesinin olmadığı zamanlardır. Kışları fazla ve şiddetli don yapmayan yerlerde sonbahar dikimi tercih edilmelidir. 
AĞAÇLAR ARASI UZAKLIK:

Ağaçlara verilecek dikim aralıkları iklim şartlarına, toprağın kuvvetine, dikilecek fidanın tacının şekline ve kalemin büyüme gücüne göre değişir.




GÜBRELEME. 

Meyve bahçelerinin gübre ihtiyacı iklim ve toprak şartlarına, çeşitli ağaçların özel isteklerine, işletme şekillerine, ağaçların yaş ve mahsül durumlarına göre değişiklik gösterir. 

Meyvecilikte hasat: Hasat olgunlaşmış meyvenin ana bitkiden koparılmasıdır. Meyve hasadında en önemli nokta, maksada uygun hasat zamanını tayin etmektir. Bu ise meyvenin tür ve çeşit özelliğine, pazar durumuna ve değerlendirme şekline göre değişir. Burada temel prensip, mümkün olduğu kadar, çeşit özelliğine mahsus lezzet ve kokunun meyvede belirdiği ve en yüksek randıman alınabileceği bir zamanda hasadı yapmaktır. 

Hasat geç yapılırsa meyvelerin dayanma kabiliyeti azalır, çabuk yumuşar ve kepeklenir, buna karşılık erken hasadın da mahzurları vardır. Bu durumda meyveler anbarda buruşur, ağırlıklarını kaybeder, kalitesi düşük olur, ağaçlarda randıman düşer, kabukta çürüklük nisbeti artar. 

Hasat zamanını tayin etmede çeşitli usuller vardır. Fakat bunlardan en iyisi meyvelerin rengine ve etine bakarak bu zamanı tayin etmektir. 

Hasat, meyveleri teker teker elle kopararak yapılır. Fakat meyveleri saplarıyla birlikte koparmaya, örselememeye ve aynı zamanda meyve dallarında zarar yapmamaya dikkat edilmelidir. Üzeri puslu olan meyvelerin güzelliğini gidermemek için, mümkün olduğu takdirde toplarken saplardan tutulmalıdır. 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder