AĞAÇ BUDAMA ANKARA

AHIR GÜBRESİ YAKMA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
AHIR GÜBRESİ YAKMA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11/23/2018

BİTKİ HASTALIKLARI


BİTKİ HASTALIKLARI(FİTOPATOLOJİ)

Bitki hastalığına bakteriler, mantarlar, nematik kurtlar ve virüsler, daha büyük bitkilerde böcekler ve keneler veya çevreye bağlı yahut çevreye bağlı olmayan uygunsuz durumlar sebeb olabilir. Her çeşit bitki, kültür ve yabani bitki hastalıklarına tutulabilir.

Bölümün başlıca görevleri bitki ve bitkisel ürünleri tehdit eden bakteriler, fitoplazmalar, funguslar, virüsler ve viroidlerin sebep olduğu bitki hastalıklarını teşhis etmek, yaygınlık ve zarar seviyelerini belirlemek, biyolojileri, epidemiyolojileri ve mücadele metotlarını ortaya koymaktır.
Çevreden ileri gelen hastalık nedenlerini canlı ve cansız nedenler olmak üzere iki ana grupta inceleyebiliriz. cansız hastalık nedenleri: Sıcaklık: Bitkinin istediği optimal çevre sıcaklığından daha yüksek sıcaklıklarda bitki solunumu, fotosentezden daha fazla oldugundan bitkide besin maddesi kaybı artmakta ve bu kayıplar bir süre sonra telafi edilemeyecek boyutlara ulaşarak bitkide hastalık belirtileri görülmektedir. Ayrıca yüksek çevre sıcaklıklarında bitkide genel bir solgunluk ve ileri dönemlerde yaprak dökümü şeklinde
Hastalık belirtileri görülebilmektedir. Düşük çevre sıcaklıklarında ; bitkide genel bir gelişme geriliir solgunluk, döllenmenin normal olmaması sonucu meyve dökümü veya kör başak oluşumu şeklinde ortaya çıkan hastalık belirtileri görülmektedir. Işık : Işık yoğunluğunun fazla olduğu durumlarda bitkide sarılık ve kloroz belirtisi görülmektedir. Işık yoğunluğunun bitkinin isteğinden az olması durumunda ise, bitkilerde genel bir gelişme gerilii, yapraklarda sarılık ve sap boyumları arası mesafenin artarak bitki boyunun uzaması şeklinde ortaya çıkan ''Etioleman '' olarak adlandırılan hastalık belirtilerine rastlanmaktadır.
Şiddetli rüzgar bitkilerin dal, sürgün ve gövdesini kırarak, meyvelerini zamansız dökerek, hububat gibi tek yıllık bitkileri yatırarak doğrudan zarara sebep olmaktadır. Ayrıca rüzgarın etkisi ile birbirine sürten bitki kısımları yaralanarak, di÷er hastalık etmenlerinin buradan bitkiye girişi kolay olmaktadır. Toraktan Kaynaklanan Hastalık Etmenleri 0 °C'nin altındaki sıcaklıklarda toprak donarak çatlar ve orada bulunan bitki kökleri koparak zarara uğrayabilir. Toprakta yeterli su bulunmadı durumda bitkiler transprasyonla kaybettikleri suyu topraktan sağlayamadıkları için solgunluk belirtisi gösterirler.
Bu durum uzun süre devam eder ise bitkilerde erken yaprak dökümü ve ölüme varan hastalıklar meydana gelir. Toprakta fazla su bulunması halinde; yapraklarda lekeler ve kloroz ve gövdede zamk akıntısı şeklinde ortaya çıkan hastalıklar görülmektedir. Toprak analizleri yapılarak bilgilerin ihtiyaç bu maddelerin topraktaki miktarı tespit edilmekte ve dengeli bir gübreleme yapılarak bitkinin ihtiyacı karşılanmalıdır.Azot noksanlı olan bitkiler zayıf görünür. Gelişme devresi sonunda yaprakların şekli küçük, açık sarımtırak yeşil ve kısa saplı bir hal alır. Meyve sayısı azalmaktadır. magnezyum noksanlı: Yaprakta damarlar arasında sararmalar, yaprak ucunda gevreklik ve yıkarı doğru kıvrılmalar görülür. Meyveler seyrekleşir , ufalır ve meyve sayısında azalma oluyor.
• Surveyler ile karantina organizmaları ve yeni ortaya çıkan patojen risklerini takip etmek, 
• Zararlı organizmaları tanılamak ve karakterizasyonunu yapmak,
• Ksilem ve floemle sınırlı bakteriler, fitoplazmalar ve virüsler gibi zararlı organizmaların konukçuları ve vektörleri ile ilişkilerini de kapsayacak şekilde epidemiyolojik çalışmalar yürütmek,
• Yeni metotları adapte ederek kültüre alınamayan organizmaların teşhis kapasitesini arttırmak, 
• Patojenin virülensliği ve konukçu hassasiyeti/dayanıklılığına ilişkin olarak konukçu/patojen ilişkileri hakkında çalışmalar yürütmek,
• Tahmin ve uyarı metotlarını çalışmak ve mücadele çalışmalarına entegre etmek,
• Bitki patojeni mikroorganizmaları muhafaza etmek ve katalogunu hazırlamak
• Karantina organizmalarının izlenmesi ve haritalanmasına yönelik planlanan Bakanlığımız projelerini laboratuvar analizleri ile desteklemek,
• Bitki ve bitkisel ürünlerde ithalat, ihracat, bitki pasaportu ve sertifikasyon amaçlı analizleri yapmak, 
• Bitki koruma ürünlerini ruhsatlandırma komisyonuna katılmak ve bitki hastalıklarına ilişkin bitki koruma ürünlerinin etkinlik denemelerinin dosyalarını değerlendirmektir.


TOPRAK ÜSTÜ ZARARLILARI


TOPRAK ÜSTÜ ZARARLILARI

Ergin böcekler, 35-50 mm uzunluğunda, kırmızı kahverengi zemin üzerinde bulunan beyaz tüyler nedeniyle alaca görünümlü böceklerdir.
En tipik özellikleri, antenlerinin uç kısımlarının yelpaze şeklinde olmasıdır.
Larvaları 70–80 mm uzunluğunda, tombul yapılı ve sarımsı krem rengindedir.
Vücudu “C” harfi şeklinde kıvrık olup, üzeri ince, sarı, seyrek tüyler ile örtülüdür.

TOPRAKALTI ZARARLILARI ZARAR ŞEKLİ
Bu türün erginleri, bitkilerin toprak üstü kısımlarını, larvaları ise köklerini yiyerek zararlı olmaktadır.
Esas zararı, fidanların ve ağaçların köklerini yemek suretiyle, larvalar yapar.
Fidanlıklarda bir bitkinin kökünde 1 larvanın bulunması önemli zararlara yol açar. Bu nedenle fidanlıklar için çok önemlidir.

TOPRAKALTI ZARARLILARI ZARARLI OLDUĞU BİTKİLER
Elma, armut, erik, kiraz, ayva, şeftali.

TOPRAKALTI ZARARLILARI MÜCADELE YÖNTEMLERİ

Kültürel Önlemler:
Sulama, gübreleme gibi bakım işlemleri tam olarak yapılarak ağaç ve fidanlar sağlıklı tutulmalıdır.
Bu zararlılarla bulaşık fidanlıklarda, kullanılacak çiftlik gübresi ilaçlandıktan sonra toprağa karıştırılmalıdır.
Haziran ve Temmuz aylarında bahçelerde yabancı ot temizliğine özen gösterilmelidir. Bahçe sonbaharda 20–30 cm derinliğinde sürülerek larvalar, Mayıs ayında 15–20 cm derinliğinde sürülerek pupalar ve Temmuz-Ağustos aylarında sürülerek de yumurtalar tahrip edilmelidir.
Gerek fidanlıklar ve gerekse meyve bahçelerinde, geceleri erginler toplanarak öldürülmelidir.

KİMYASAL MÜCADELE
Bu zararlıya karşı, sadece larva zararının bulunduğu  fidan ve ağaçlarda kimyasal mücadele yapılmalıdır.
İlkbaharda, 0–20 cm toprak derinliğindeki toprak sıcaklığı 9–10°C‘ye ulaşıp, larvalar faaliyete başladığı zaman ikinci ve üçüncü dönem larvalara karşı bir ilaçlama yapılır.
Sonbaharda ise, yörelere göre değişmekle birlikte, ilk yağmurlardan sonra, larvalar toprak yüzeyine yakın olduğu zaman bir ilaçlama yapılabilir.
Ancak önemli olan ilkbaharda yapılacak ilaçlamadır.
İlkbahar ilaçlaması yapılmayan bahçelerde, zarar yaygın olarak bulunduğu zaman ve ergin uçuşlarının fazla olduğu yıllarda, sonbahar ilaçlamalarının da yapılması gereklidir.


12/14/2016

GÜBRE YAKMA VE OLGUNLAŞTIMA

ahır gübrelerini olgunlaştırma esnasında jipps.cacl2,ca(no3) ilave edilerek olgunlaştırma yapılabinir.
ayrıca normal süper fosfat ilavesiylede ahır gübrelesi olgunlaştırılabiliniz.bu aşamada 1 ton ahır gübresine yaklaşık 35-45 kg normal süper fosfat gübresi ilave edilir.34-40 cm yükseklikte aralara ilave edlir.yani kat kat yığın yapıyoruz.yükseklik 1,5 metre civarı olacak.üstünü hava almayacak şekilde örtüyoruz.bu şekilde gübre 2-3 ayda yanacaktır. ancak bu işlem esnasında gübre 15-20 günde bir aktarılmalıdır.